Röportaj: Deniz Göktaş

Kırsalda eğitim üzerine yenilikçi yaklaşım getirmek en başta inanç gerektiriyor. Bu inancın ne kadar büyük olduğunu hissettiren öğretmenlerimizden biri, İbrahim Öğretmen. Hikayesi, 2007 yılında Tokat’ın Zile ilçesi Söğütözü köyünde başlıyor. Bir köyde uzun süre görev yapan İbrahim öğretmen, öğrencilerini beslerken kendi öğrenme serüvenini hiç bırakmamış. Akademik olarak devam ederken aynı zamanda konferanslara da katılmış, sunumlar gerçekleştirmiş. Bu esnada da yolu Eğitim Reformu Girişimi ile kesişmiş. Köy okulunda yapmış olduğu Matematik Oyun Parkı ile 2013 yılında Eğitimde İyi Örnekler Konferansı’nda (İÖK) sözlü sunum yapmış. Aynı dönemde eğitimde yenilikçilik ödülünü alan İbrahim öğretmen halen öğrencilerini besleyecek eğitimler alıyor ve öğrencileri için yenilikçi öğrenme ortamları yaratıyor.

Söyleşimize İbrahim öğretmenin Eğitim Reformu Girişimi ile tanışmasıyla başladık ve yaptığı çalışmanın Eğitimde İyi Örnekler Konferansı öncesi ve sonrasında yarattığı etkiyi  konuştuk.

D.G. : İbrahim öğretmenim, Eğitim Reformu Girişimi’yle nasıl tanıştınız?

İ. Y : Herhangi bir ziyaretçinin yılda bir kere geldiği, genellikle bu ziyaretçiler de müfettişler olur, birleştirilmiş sınıflı bir köy okulunda, müdür yetkili öğretmen olarak çalışıyordum. Konferanslara giderek, yaptığım çalışmaları anlattığım bir dönemde, okullar arası mesajlaşma sisteminden bir mesaj geldi. Mesajda Eğitim Reformu Girişimi tarafından gerçekleştirilen bir konferanstan, Eğitimde İyi Örnekler Konferansı’ndan bahsediyordu. Hemen  katılmak için başvurdum ve böylece 2013 yılı Mayıs ayında ERG ile tanışmış oldum.

D.G.: Konferansa hangi çalışmanız ile katıldınız? Katıldığınız çalışmanız ile ilgili deneyimlerinizi paylaşabilir misiniz?

İ. Y: Birleştirilmiş Kaderler Matematik Oyun Parkı çalışmam ile katıldım. Bu oyun parkıyla ilkokul 1, 2, 3 ve 4. sınıflardaki matematik derslerinin tüm kazanımlarını oyunlaştırdık. Oyunlaştırma sayesinde matematik dersinin en zor konularını, öğrenciler somut nesnelere dokunarak öğrendiler. Okul içinde matematik dersi hiç işlenmedi. Hep parkta işlenmiş oldu. Köy okullarında görev yapan öğretmenler için hep bir hayal olan çalışma oyun parkıyla gerçeğe dönüştü. Sadece kendi sınıfımda değil, birleştirilmiş eğitim veren meslektaşlarım tarafından da böyle bir çalışmaya ne kadar ihtiyaç olduğu fark edildi.

D.G.: Çalışmanızı yaptığınız hedef kitleden nasıl dönüşler aldınız? En unutamadığınız an neydi?

İ. Y: Dokunarak ve yaşayarak öğrenme için oluşturduğum eğitim ortamına gelen geri bildirimlerden beni en şaşırtanı: “Evet. Bu çalışmayı ben de uygulamalıyım. Böyle çalışmalar da yapılıyormuş.’’ diyen özel okul çalışanı bir meslektaşımın cümleleriydi. İmkanları görece köy okullarına göre iyi olan bir okulda çalışan meslektaşımın, imkanları zorlayarak oluşturduğum bu öğrenme ortamına ilgisi inanın beni çok şaşırttı.

D.G.: Konferans hayatınıza nasıl bir etki yarattı, sonrasında ne gibi değişimler oldu?

İ. Y: Konferansın başvuru süreci dahil her alanında birçok şey öğrendim. Bunlardan ilki, İÖK başvurusu esnasında bir projenin nasıl yazılacağını öğrenmiş olmamdı. Başvuru aşamasında en saf duygularımla oluşturduğum metinler tüm projelerimde bana örnek oldu. Aynı yıl Millî Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen Eğitim Öğretimde Yenilikçilik Ödülleri’ne başvurdum. Projeyi aynı mantıkla yazdım. Sonuç itibarıyla ülke genelinde 5.000 proje arasında yenilikçilik ödülünü almayı başardım. Hem de bir köy okulu olarak. Kendi kaderine terk edilmiş okulum ülke genelinden gelen misafirler tarafından günlük alışılagelmişin dışında bir ziyaretçi akınına uğradı. Yine çalışma ile İÖK yerel çalıştaylarına katılarak Erzurum, Gümüşhane ve Kayseri illerinde yüzlerce öğretmene projemi tanıttım. Bu sayede çok farkındalık oluştu. ERG ile artık sürekli temas halinde bulunmam hayatımı oldukça değiştirdi. Bir gün Al Jazeera televizyonu okulumuza gelip Matematik Oyun Parkı’nın çekimini yaptı. Çok güzel yapılan haberler ile Eğitimpedia gibi eğitim sitelerinin dikkati çekildi. Birçok haberde yer aldı.. Sonra kendimi bir talk show programında milyonların karşısında buldum.

D.G.: Birleştirilmiş Kaderler Matematik Oyun Parkı deneyiminizden sonra neler yaptığınızdan biraz bahseder misiniz?

İ. Y.: 2014 yılında Zile ilçe merkezi Mehmet Akif İlkokulu’nda okul müdürü olarak başladım. 2017 Ocak ayında yöneticilikten istifa ettim, Yeşilyurt ilçesinde tekrar sınıf öğretmeni olarak görevime devam ediyorum. Mutlu, anlayışlı ekip arkadaşlarımla sürekli olarak köy okullarına katkılar sunmak için Öğretmen Ağı İmece grubu olarak çalışmaktayız. ERG ile İÖK’ten sonra Öğretmen Ağı aracılığıyla da çalışma fırsatım oldu. Öğretmen Ağı sayesinde Türkiye’ nin en büyük ağının kuruluşundan itibaren hep içinde bulunup kendimi geliştirme ve yeni imkanlar bulma şansım oldu. Hiç hayal edememiştim. Dağ başında bir okulda tek öğretmendim ve burada yapılan güzel şeyler sadece okullarda kalırken ERG ile milyonlara ulaştığına şahit oldum. Benim için mucize gibi bir şeydi.