Bianet: Eğitim Reformu Girişimi'nden Adaylara Eğitime Dair Öneriler

Eğitim Reformu Girişimi (ERG) 24 Haziran 2018’de yapılacak olan Cumhurbaşkanı Seçimi ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi öncesinde eğitime dair önerilerini paylaştı. “Seçim sonrası eğitime yaklaşımımızı değiştirmek için bir milada ihtiyacımız var” diyen ERG,  “siyasi partilerin bir masa etrafında oturarak ortak eğitim hedeflerimiz için siyasi uzlaşı sağlaması ülkemiz için hayati öneme sahip” diye sesleniyor. “Eğitimde reform için önce ortak akıl oluşturmayı öneriyoruz” başlıklı çalışmasıyla adaylara sesleniyorlar. “Eğitimde güven ortamının oluşturulması”, “Ortak eğitim hedeflerimiz için siyasi uzlaşının sağlanması”, “Verilerin ön planda olduğu karar süreçlerinin sağlanması”, “Öğrenme uçurumunun kapanması” şeklindeki dört başlıkta hedefleri sıralıyor. Bunlar için önerilerini sunuyorlar. ERG’nin önerileri şöyle: “Yönetimde katılımcılık, hesap verebilirlik” Eğitimde güven ortamının oluşturulması *  Eğitim yönetiminin saydamlık, katılımcılık, hesap verebilirlik, etkinlik, hukuka bağlılık ve tutarlılık ilkeleri çerçevesinde hareket etmesi yönünde siyasi ve bürokratik iradenin sağlanması; * Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve sivil toplum kuruluşları arasındaki ilişkilerin kamunun tüm aktörlere eşit durması temelinde şekillenmesi; * Türkiye’nin tüm okullarına ve öğrencilerine adil bir şekilde değer verilmesi; hiçbir okul türünün diğerinden üstün tutulmaması; *  Tüm çocukların düşünce, vicdan ve din özgürlüklerinin öğrenme ortamlarında güvence altına alınması.   “Sivil, bütüncül, çoğulcu eğitim kanunu” Ortak eğitim hedeflerimiz için siyasi uzlaşının sağlanması Türkiye’deki tüm çocukların iyi olma halini önceliklendiren ve çağdaş eğitim politikalarının uygulanmasına dayanak oluşturan ilk sivil, bütüncül ve çoğulcu eğitim kanununun hazırlanması; * Azınlık gruplara mensup çocuklar, çalışan çocuklar, sığınmacı ve mülteci çocuklar, tutuklu ve hükümlü çocuklar vb. yeni eğitim kanununda “fırsat ve imkan eşitliği” kapsamında yer almalı. * Anayasa’ya eğitimin amaçlarında uluslararası sözleşmeleri temel alan bir düzenlemenin eklenmesi; çocuk odaklılığa, çocukların bireysel gelişimini önceliklendirmeye, demokratik bir toplumda etkin katılımı sağlamaya, tüm insan haklarını ve her durumda gözeten bireylerin yetiştirilmesine ilişkin amaçlara vurgu yapılması.   “Özerk statüde destek mekanizması” Verilerin ön planda olduğu karar süreçlerinin sağlanması * Türkiye Ulusal Eğitim Stratejisi 2020-2030’un hazırlanması; * Eğitimdeki zorlukların nedenlerini anlamaya yönelik araştırmaların yapılması; mevcut politikaların etki değerlendirmesinin yapılması; * Araştırmalar temelinde taslak eğitim stratejisinin yazılması; taslağın ülke çapında görüş ve tartışmaya açılması ve ancak ondan sonra eğitim stratejisinin tamamlanması; * MEB bünyesinde araştırma ve geliştirme kapasitesinin güçlendirilmesi; *  MEB kontrolündeki eğitim verisinin araştırmacılarla paylaşılması için kişisel verilerin korunması mevzuatıyla uyumlu yasal bir çerçeve geliştirilmesi; * Eğitimde yenilikçi çözümlerin geliştirilmesi için kamu dışı aktörlerle işbirliğinde, özerk statüye sahip bir destek mekanizması ve fonu kurulması ve üniversite-sivil toplum kuruluşları-özel sektör-okul işbirliklerinin kolaylaştırılması için yasal bir çerçeve hazırlanması.   “Okul öncesi eğitim zorunlu ve ücretsiz” Öğrenme uçurumunun kapanması * Öğrencinin iyi olma halinin sağlanmasına yönelik eylem önerileri; * Tüm çocukların bilişsel, sosyal ve duygusal gelişimi için bir yıl okul öncesi eğitimin zorunlu ve ücretsiz olması; ihtiyaç duyulan kaynağın Orta Vadeli Program 2019-2021 ve 2019 MEB bütçesi içerisinde taahhüt edilmesi; * Türkiye’de okul öncesi okullulaşma oranı 2016-17 itibarıyla 3-5 yaş grubunda yüzde 35,5, 4-5 yaş grubunda yüzde 45,7, 5 yaşta ise yüzde 58,8. Okul öncesi eğitimin zorunlu hale gelmesinin tekrar gündeme alınması, 5 yaş üzerinde bulunan odağın da 3-4 yaşa çekilmesi öncelikli bir gereksinim. * Özel Eğitim Hizmetleri Yönetmeliği’nin işlevselleştirilmesi; özellikle kaynaştırma eğitiminin uygulanmasında okul düzeyindeki engellerin kaldırılması; * MEB verilerine göre, örgün eğitimde özel eğitim hizmetlerinden yararlanan öğrenci sayısının ilkokulda 10 bin 456, ortaokulda 137 bin 751 iken, ortaöğretimde 56.262’ye düşmesi eğitimden kopuşu gösteriyor. UNESCO Küresel Eğitim İzleme Raporu’na göre, Türkiye’de engeli olduğunu belirten 18-24 yaş arası gençlerin okuldan erken ayrılma oranı yüzde 60’ın üzerinde. Bu, raporda yer alan 25 Avrupa ülkesi içindeki en yüksek oran. Okullarda ücretsiz içme suyu sağlanması;   * Okulun güçlenmesine yönelik eylem önerileri; *  Okul Bazlı Bütçeleme mevzuatının işlevselleştirilmesi; okulun kaynaklarını kendi ihtiyaçları için doğrudan kullanabilmesini sağlayan mali sistemin, ders dışı etkinlikleri de kapsayacak biçimde genişletilmesi ve etkili uygulanabilmesi için okullarda kapasite geliştirmeye önem verilmesi; * Özel okullara verilen öğrenci başına teşvik uygulamasının eşitlik bakış açısıyla gözden geçirilmesi; bu süreçte teşvikler, hak kazanmış olan öğrenciler için devam ederken sisteme yeni öğrenciler eklenmemesi;   “Hak temelli ve evrensel ifadeler” * Öğretim programlarının ve eğitim materyallerinin iyileştirilmesine yönelik eylem önerileri; * Öğretim programlarının gözden geçirilmesi; * Öğretim programlarında; * Dijital çağda ve yeni ekonomide düşünmek, çalışmak ve beraber yaşamak için gereken temel beceri ve yeterliliklere vurgu olmalı; * Eğitimin hiçbir inancın, kimliğin, siyasi düşüncenin ya da ideolojinin açık ya da gizli propaganda aracı haline getirilmemesi öncelikli olmalı; * “Milli kültür”, “milli ahlak”, “milli gaye” gibi öznel ifadeler toplumun farklı kesimleri de dikkate alınarak hak temelli ve evrensel bir biçimde tanımlanmalı; * Kadın ve erkeğin rolleriyle ilgili kalıplaşmış kavramlar eğitimin her şeklinden ve kademesinden kaldırılmalı. * Ders kitapları ve eğitim materyalleri satın alma sürecinde kararların okullara bırakılması, ilgili bütçenin doğrudan okula gönderilmesi ve eğitim yayımcılığı sektöründe adil ve nitelikli rekabet ortamının sağlanması.   * Öğretmenlerin güçlenmesine yönelik eylem önerileri; * Okul Temelli Mesleki Gelişim modelinin işlevselleştirilmesi; böylelikle okulların sorunlarını belirleme, çözüm geliştirme ve uygulama kapasitelerinin geliştirilmesi; * Öğretmen Strateji Belgesi 2017-2023’te yer alan eylemlerin uygulanmaya başlaması; tartışmalı olan performans değerlendirme konusunda uygulamaya geçilmeden önce katılımcı bir uzlaşma zemini hazırlanması;   “Tam gün eğitim” * Eğitim ortamlarının iyileştirilmesine yönelik eylem önerileri; * İkili öğretimin sonlanması hedefine bağlı kalıp derslik yapımını hızlandırarak tüm okullarda tam gün eğitime geçilmesi; *  Temiz okullar için okullara yeterli kaynak ve personel sağlanması; bu konuda belediyelerle işbirliğinin güçlendirilmesi; * Okullarda her türlü şiddetin önlenmesi için ilgili mevzuatın özenle uygulanması; * Okullarda farklılıklara saygının ve güvenin olduğu olumlu bir okul iklimi inşa etmek için okul-aile işbirliğinin artırılması; yeterli ve etkili psikolojik danışma ve rehberlik hizmeti sağlanması; bu hizmetlere ilişkin yönetmeliğin paydaş katılımıyla gözden geçirilmesi.   Haberin aslı ve ListeList’te çıkan haber için tıklayınız.]]>