ERG olarak 2008’den bu yana eğitim alanında yaşanan gelişmeleri izliyor, değerlendirmelerimizi Eğitim İzleme Raporları aracılığıyla paylaşıyoruz. Öğretmenler, Eğitim İzleme Raporu 2021’in dördüncü dosyası. Diğer dosyalarımıza erişmek için tıklayınız.
Eğitim, 2019-20 eğitim-öğretim yılının ikinci döneminden itibaren salgın koşullarında devam ediyor. Okulların uzun süre kapalı kaldığı, belirli dönemlerde seyreltilmiş yüz yüze eğitimin yapılabildiği, belirli dönemlerde de uzaktan eğitimin devam ettiği 1,5 yılın ardından öğretmenler ve öğrenciler 6 Eylül 2021’de yüz yüze eğitime geri döndüler.
Salgın öğretmen sayısından, öğretmenin iyi olma hâline ve mesleki gelişimine kadar pek çok alanı etkiledi.
Salgının etkisinde geçen son bir yılda öğretmen sayısı nasıl değişti?
2020-21 eğitim-öğretim yılına ilişkin verilere göre Türkiye’de 950.090’ı resmi, 162.215’i özel kurumlarda olmak üzere toplam 1.112.305 öğretmen görev yapıyor.
2020-21 Eğitim-Öğretim Yılında Kurum ve Öğretmen Sayıları ile Önceki Yıla Göre Oransal Değişim
- 2020-21 eğitim-öğretim yılında resmi kurumlardaki öğretmen sayısı bir önceki yıla göre %0,8 arttı.
- Özel öğretim kurumlarında ise tüm kademelerde öğretmen sayısı %7,2 azaldı.
- Okulöncesi kademesinde özel öğretim kurumlarında görev yapan öğretmen sayısı %15,0 azaldı. Öğretmen sayısındaki azalmanın ne kadarının istifa, emeklilik vb. nedenlerden kaynaklandığı bilinmese de veriler özel okullarda özellikle okulöncesi kademesinde yoğun bir işten çıkarma yaşandığına işaret ediyor.
Salgın öğretmenlerin çalışma koşullarını nasıl etkiledi?
Öğretimi daha zorlu ve stresli hâle getiren salgın koşullarında öğretmenlerin psikolojik ve mesleki iyi olma hâllerini etkileyen farklı etmenler oldu. Öğretmenler bir yandan kendi sağlıklarını korumaya, salgının sosyal ve psikolojik güçlükleriyle baş etmeye, bir yandan da öğrencilerinin iyi olma hâllerini desteklemeye çalıştılar.
“…Neredeyse sağlık çalışanları kadar zor koşullarda çalıştık. Hepimiz salgın sürecinde ve çocuklar yüz yüze eğitime geldiğinde ‘onlara nasıl destek olabiliriz’ dedik, peki biz öğretmenler? Bizler de duygusal ve psikolojik olarak sorunlar yaşadık.”
Sınıf Öğretmeni B., İzmir
“2020-21 eğitim-öğretim yılında yedi tane 7. sınıf şubesinin derslerine girdim. Sınıflarım ortalama 42 kişiydi. Canlı derslerde bir yıl boyunca gördüğüm en yüksek sayı 30 oldu. Ancak çoğunlukla 17-18 öğrenci katıldı her sınıftan… Beni etkileyen teknolojik problemler değil, erişemediğim öğrenciler oldu… Salgınla okul sistemi birden yok olunca elim kolum bağlı kalmış hissettim. Adaletsiz hissettirdi.”
Ortaokul Türkçe Öğretmeni Z., İstanbul
Sınıf Öğretmeni B., İzmir
“Salgında yeni mezun biri olarak 1. sınıf okutmak çok zordu…24 öğrencim vardı. Canlı ders yapabildiğim öğrenci sayısı 10’u bile bulmadı çoğu zaman… Telefonu olup WhatsApp vb. uygulamaları kullanmak için interneti olmayan velilere gerekli bilgiyi arama ya da SMS yoluyla iletmeye çalıştım…Canlı derslere giremeyen öğrenciler için çalışma dosyaları hazırlayıp okula bırakıyordum…”
Sınıf Öğretmeni M., Diyarbakır
Çocukların son 1,5 yıldaki deneyimlerinin onların sosyal ve duygusal gelişimleri ile öğrenme düzeyleri üzerindeki etkileri öğretmenleri zorlamaya devam ediyor.
“Üç hafta okul kurallarını anlattım. Çocukların sosyal ilişkileri zayıflamış, birbirleriyle iletişimi unutmuşlar. Her teneffüste bir gerginlik, kavga çıkıyor. Bu zorluyor bizi.”
Sınıf Öğretmeni D, İzmir
Öğretmenlerin çalışma koşulları, haftalık rutin mesaileri salgınla birlikte tamamen değişti. Dosya kapsamında yapılan öğretmen görüşmelerinde uzun süreler canlı ders yapmanın ve bazı okullarda artan veli baskısının öğretmenlerin iyi olma hâlini olumsuz etkilediği görüldü. Bu deneyim, özel öğretim kurumlarında görev yapan öğretmenler tarafından daha sık dile getirildi.
“… Canlı ders sayısı giderek arttı, beş saatten sekiz saate ulaştı… Salgında öğretmen ve veli işbirliği gelişti ama bence bazı özel okullarda velinin baskısı da arttı. Okuldayken bir yöneticim vardı, uzaktan eğitimle yöneticilerim çoğaldı. Dersime koordinatör ayrı giriyor, müdür yardımcısı ayrı giriyor, veli zaten giriyor…”
Sınıf Öğretmeni O., İstanbul
Salgın koşullarında, öğretmenler ihtiyaç duyduğu desteği alabilmek için bireysel olarak da yoğun çaba harcadılar. Dosya kapsamında yapılan görüşmeler, öğretmenlerin salgın sürecinde en çok birbirinden beslendiğini gösteriyor. Mesleki öğrenme topluluklarının da bu süreçte öğretmenlerin motivasyonlarının ve dijital becerilerinin artmasında önemli bir rol oynadığı görülüyor.
“Salgında meslektaşlarımızla deneyimlerimizi, geliştirdiklerimizi paylaştık. Bir şeyler üretmek, paylaşmak ve işbirliği besliyor, güçlü tutuyor insanı.”
Sınıf Öğretmeni M., İstanbul
Nitelikli eğitimin ana aktörü olması, göç, salgın, hastalık vb. çeşitli olgulara ayak uydurması beklenen öğretmenlerin güçlenmesi için mesleki gelişimi, özerkliği ve meslektaşlar arası işbirliği her zaman olduğu gibi salgın koşullarında da önemini koruyor.
Öğretmen planlamasında süregiden meseleler
Salgının yanı sıra Türkiye’de öğretmen ihtiyacı, öğretmen hareketliliği ve arz ve talep dengesizliği gibi öğretmen planlamasıyla ilgili süregiden meseleleri de dosya kapsamında değerlendirdik.
Öğretmen açığı, güncel veriler ışığında bir sorun olmaya devam ediyor. 2021 yılının Mart ayında atanan öğretmenlere, ek atamayla görevlendirilecek ve göreve Ocak 2022’de başlayacak olan 15.000 öğretmen de eklenince yaklaşık 35.000 öğretmen ataması gerçekleşmiş olacak. Bu sayı, son 15 yılın ortalaması olan 42.000’in altında kalıyor.
Öğretmen açığının kapatılması için ücretli öğretmenlik uygulamasına devam ediliyor. Sistemdeki ücretli öğretmen sayısının azaltılması olumlu yönde bir çaba olsa da tüm öğretmenlerin eşit statüye sahip olması için ücretli öğretmenliğe duyulan ihtiyacın tamamen ortadan kaldırılması gerekiyor.
“ ..Ücretli öğretmenler ders saati başına çok az ücret alıyor. Resmi tatillerde ve yarıyıl tatillerinde ücret alamıyorsunuz. Bir ücretli öğretmen olarak haftada 30 saat derse girseniz bile aldığınız maaş asgari ücreti bulmuyor… Mesleğin saygınlığını, prestijini nasıl etkilediğini söylemiyorum bile.”
Türkçe Öğretmeni N., İstanbul.
İlk atamalar öğretmen ihtiyacının yüksek olduğu bölgelere yapılıyor; ancak öğretmenlerin bu bölgelerde uzun yıllar kendi istekleriyle kalmaları için yapısal çözümler hazır olmadığı için öğretmen hareketliliği sorunu da sürüyor.
Öğretmen hareketliliği nedeniyle, farklı illerdeki öğretmenlerin ortalama hizmet yılları arasında büyük farklılıklar görülüyor. 2019 verilerine göre Hakkari (2,6 yıl) ve Şırnak’ta (2,4 yıl) öğretmenlerin ortalama hizmet yılı Türkiye ortalamasının (12,9 yıl) oldukça gerisinde.
Öğretmen olmak isteyenlerin sayısı kamu idaresi tarafından istihdam edilenlerin oldukça üzerinde olmaya devam ediyor. Uzun yıllardır devam eden öğretmenlikte arz ve talep arasındaki dengesizliğin, 2021 itibarıyla oldukça bozulmuş olduğu görülüyor.
2021 yılında Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi’ne (ÖABT) giren ve sınavı geçerli sayılan kişi sayısı 307.773. Bir yılda ortalama 42.000 öğretmenin ilk ataması yapıldığı göz önüne alındığında başvuru sayısının bir yılda atananların yedi katı olduğu ortaya çıkıyor.
Son yıllarda pedagojik formasyon sertifika programlarının kaldırılması yönünde kararlar açıklanmasına karşın 2021 yılı itibarıyla uygulama resmi olarak devam ediyor.
Eğitim İzleme Raporu 2021: Öğretmenler Paneli
Eğitim İzleme Raporu 2021: Öğretmenler dosyasının bulgularını ERG YouTube kanalında yayımlanan etkinlikte kamuoyuyla paylaştık.
- Rapor Sunumu
- Rapor Dosyası
Eğitim İzleme Raporu 2021: Öğretmenler dosyasının lansman sunumunu indirmek için tıklayınız.
Eğitim İzleme Raporu 2021: Öğretmenler dosyasını indirmek için tıklayınız.
ERG Sözlük
- Ek Gösterge
- eTwinning Programı
- Öğrenme Kaybı
- Öğretmen Özerkliği
- Teknopedagojik Alan Bilgileri
Devlet memurlarının aylık ücretlerinin, emekli ikramiyelerinin ve emekli aylıklarının hesaplanmasında kullanılan unsurlardan biridir.
(Kaynak: Düşkün, Y. ve Uzunkök, B. (2019). Eğitim izleme raporu 2019: Öğretmenler. Eğitim Reformu Girişimi. Kasım 2021, https://www.egitimreformugirisimi.org/wp-content/uploads/2010/01/Egitim-%C4%B0zlemeRaporu-2019_Ogretmenler_.pdf )
Avrupa ülkelerindeki okullarda çalışan öğretmenlerin iletişim kurmaları, işbirliği yapmaları, birlikte projeler geliştirmeleri için oluşturulmuş bir topluluktur. Türkiye bu programa 2009
yılında katıldı.
(Kaynak: http://etwinning.meb.gov.tr/etwnedir/ )
Genellikle eğitime ara verilmesi ya da eğitimin kesintiye uğraması nedeniyle genel veya özel bilgi ve becerilerde ya da öğrencinin akademik ilerlemesinde görülen kayıp.
(Kaynak: EdGlossary (2013). Learning loss. Şubat 2021, https://www.edglossary.org/learning-loss/ )
Öğretmenlerin okuldaki mesleki bağımsızlıkları, özellikle de öğrencilerine neyi nasıl anlatacaklarına ilişkin kararları ne derece bağımsız verebildikleriyle değerlendirilen bir kavramdır.
(Kaynak: https://www.edglossary.org/teacher-autonomy/ )
Eğitim-öğretim süreçlerinde alana özgü olarak kullanılabilecek araçlara ve bu araçların öğrenmeye nasıl etki edeceğine yönelik bilgidir (matematik, fen bilimleri, İngilizce vb.). Bu bilgi türü; pedagojik alan bilgisi, teknolojik alan bilgisi ve teknolojik pedagojik bilginin bir aradalığıyla sağlanabilir.
(Kaynak: Mishra, P. ve Koehler, M. J. (2006). Technological pedagogical content knowledge: A framework for teacher knowledge. Teachers College Record, 108(6), 1017–1054)
ERG Eğitim İzleme Raporları
ERG Blog'da İlgili Yazılar
Öğretmen Gözünden Öğrenme Kayıpları
COVID-19 salgını nedeniyle okulların kapatılmasının üzerinden bir yıldan fazla bir zaman geçti. Eğitimin çoğunlukla uzaktan devam ettiği bu süreçte, kısa süreli olsa da yüz yüze seyreltilmiş eğitim yapılan dönemler oldu. Öğretmen Ağı Değişim Elçisi Seval Binici, öğrencileriyle yüz yüze eğitim yaptığı dönemdeki izlenimlerini ERG Blog için kaleme aldı.
Erişilebilir Uzaktan Eğitim Mümkün
Salgınla birlikte eğitimde yaşanan dijital dönüşüm ne kadar kapsayıcı? Herkes İçin Erişilebilir Yaşam Akademisi Derneği’nden İsmail Çevikbaş görme engelli öğretmenlerin uzaktan eğitim deneyimini, yaşanan sorunları ve çözüm önerilerini ERG Blog için yazdı.
TIMSS 2019 Sonuçları Ne Söylüyor?
Uluslararası Matematik ve Fen Eğilimleri Araştırması’nın (TIMSS) 2019 sonuçları açıklandı. TIMSS 2019’la birlikte Türkiye ilk kez 4. sınıf matematik ve fen testleri ile 8. sınıf fen testinde 500 puanının üzerine çıktı. ERG Eğitim Gözlemevi ekibi, fen ve matematik başarısının okul iklimi, sosyoekonomik durum ve öğrencinin derse karşı tutumu gibi çeşitli değişkenlerle ilişkisine dair de önemli sonuçları olan araştırmayı değerlendirdi.