Gidin, Zengin Koca Bulun

Al Jazeera, Umay Aktaş Salman
Onlar tek örnek değil. Eğitim Reformu Girişimi (ERG), Çelikel Eğitim Vakfı işbirliğiyle (ÇEV), İstanbul’daki iki mesleki ve teknik anadolu lisesinde gerçekleştirdiği “Meslek Liselerinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği: Ümraniye ve Şişli Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri Örneği” başlıklı rapor yayımlandı. Rapor, Friedrich Ebert Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği’nin finansal desteğiyle gerçekleştirildi. “Biz de mekaniği öğreniyoruz ama serviste mekanik eğitimine alınmıyoruz” “Müdür yardımcısıyla konuşmaya gittim. ‘Sizin okumaya niyetiniz yok, git zengin koca bul’ dedi.” “İki ay staj yaptım, mimarın çocuğuna baktım.” Meslek liselerinde ‘Motorlu Araçlar Teknolojileri’  ve ‘İnşaat Teknolojisi’ bölümünde okuyan kız öğrenciler, erkeklerin çoğunlukta olduğu bölümlerindeki cinsiyet ayrımcılığını bu sözlerle anlatıyor.   Öğrenciler cinsiyet eşitliğine bakışını anlattı Araştırmada toplumsal cinsiyet temelli eşitsizliğin kadınların mesleki kimlik ve becerilerine olan etkisi incelendi. Ümraniye ile Şişli Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri’ndeki 24 kız öğrenci, 14 erkek öğrenci ve dokuz öğretmen ile yapılan görüşmelere raporda yer verildi.  Bu iki lisede bilişim teknolojileri, elektrik-elektronik teknolojisi, inşaat teknolojisi, ısıtma ve tesisat teknolojileri, makina teknolojisi, metal teknolojisi, metalürji teknolojisi, motorlu araçlar teknolojisi  bölümlerinde eğitim veriliyor. Öğrencilerin ve öğretmenlerin anlatımları cinsiyet eşitsizliğinin kadınların mesleki becerilerini geliştirmede engel oluşturabildiğini ortaya koyuyor. Türkiye’de 2013-2014  eğitim öğretim yılında mesleki ve teknik eğitime devam eden toplam öğrenci sayısı 2 milyon 22 bin 96. Bunun 889 bin 146’sını kız öğrenciler oluşturuyor. Lise dengi mesleki okul mezunu kadınların istihdam oranı 2013’te yüzde 34.3, erkeklerde ise bu oran yüzde 56.1. Kadınların aylık gelir ortalaması 996 TL’yken, erkeklerinki yüzde 5 daha fazla. Raporda 16-17 yaşındaki kız öğrencilerle yapılan görüşmelerde mesleki ve teknik eğitimi tercih edenlerin, mesleki becerileri ya da yaptıkları tercihlerle ilgili toplumda sürekli kendilerini ifade etme gereksinimi duydukları vurgulanıyor. Öğrenciler karşılaştıkları tepkileri şöyle anlatıyor: “Aa kız öğrenci hiç motor okur mu?” “Orada bir sürü erkek yok mu? Yani sonuçta yapabileceğiniz iş belli.” “İnşaat dediğimde önce bir bakıyorlar suratıma, ilk olarak akıllarına binada sıva yapan adamlar geliyor.” Raporda yer anlatımlar da hem eğitimcilerin hem de erkek öğrencilerin önyargılarını gösteriyor: “… Kız öğrencilerin mesleki bir soruyu cevaplaması esnasında yanlış cevap vermesine gösterilen tepki ile bir erkek öğrencinin yanlış cevap vermesine gösterilen tepki arasında fark var. Kız yanlış cevap verdiyse dalga geçebiliyorlar….” (Motorlu araçlar Teknolojisi, erkek öğretmen) “Bu okulda kızın olması bence çok da doğru değil. Şuradan bir kız geçsin, kantinden dört tane kişi çıkıyor peşine gidiyor yani.” (Metal Teknolojisi,12. Sınıf,  erkek öğrenci” “… Bir kızın inşaat bölümünde okuması çok saçma. Duvar örüyorlar, çimento atıyorlar resmen. “(Metal Teknolojisi,12. Sınıf , erkek öğrenci) ” … Kızlar bizim yaptığımız işleri yapamaz ama biz onların yaptığı işleri yapabiliriz. Onlar müşterilerle ilişkiden sorumlu olur, biz de oluruz ama onlar iyi mekanikçi olamaz çünkü gücü yetmez onları yapmaya…”  (Motorlu Araçlar Teknolojisi, erkek öğrenci) Atölyede değil bürodalar  Her iki okulda da metal teknolojisi bölümünde hiç kız öğrenci yok. İnşaat, bilişim, motorlu araçlar teknolojisi bölümlerinde okuyan kız öğrenci oranı ise sınıfın yaklaşık yüzde 10’u. Raporda, stajda kız öğrencilerin eğitimini aldığı iş dışında, atölyede değil büroda veya basit işlerde görevlendirildiği vurgulanıyor. Raporda okul ortamının, sınıf içi uygulamaların, okulun fiziksel yapısının ve çevresinin toplumsal cinsiyet eşitliği dikkate alınarak yeniden düzenlenmesi gerektiği vurgulanıyor. Çözüm için önerilerden bazıları ise şöyle: “Rehberlik hizmeti güçlendirilmeli” “Okullarda giderek azalan rehberlik saatlerinin işlevi artırılarak, cinsiyet eşitliğini dikkate alan uygulamalarla, genç kadınların mesleki gelişimi ve istihdamı için rehberlik hizmetleri güçlendirilmeli. Bu hizmeti veren öğretmenlerin toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık kazanmış olmaları gerekli. Okullar ve işletmeler arasında yeterince ilişki kurulamıyor. Mevcut işbirliklerinin de toplumsal cinsiyet eşitliği bakış açısıyla yeniden gözden geçirilmeli. Öğretmenlerin ve idarecilerin mesleki gelişim etkinlikleri, okul ve sınıf içinde toplumsal cinsiyet eşitliğinin geliştirilmesine katkı sağlayacak biçimde yeniden düzenlenmeli.” Eğitim Reformu Girişimi Direktör Vekili Işık Tüzün de “Mesleki ve teknik eğitim de geleneksel toplumsal cinsiyet rollerinin pekiştirildiği alanlar arasında. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin eğitimin tüm kademelerinde içselleştirilmesi gerekiyor” diye konuşuyor.
 ]]>