Eğitim ve Seçimler [Whatsapp Yayını]

Her seçim öncesinde olduğu gibi 24 Haziran öncesinde de tüm adaylarla paylaştığımız eğitime dair önerilerimiz 140journos Whatsapp yayınında paylaşıldı. Siyasi partiler, seçim beyanname/bildirgelerinde eğitime ilişkin nelerden söz etti?

#1

24 Haziran seçimleri öncesi, Eğitim Reformu Girişimi “Eğitimde reform için önce ortak akıl oluşturmayı öneriyoruz” başlıklı bir belge yayınladı. Eğitime dair önerileri tüm adaylarla paylaşan ERG, yayınladığı öneriler dosyasında da “artık siyasi partilerin bir masa etrafında oturarak ortak eğitim hedeflerimiz için siyasi uzlaşı sağlaması ülkemiz için hayati öneme sahip” ifadelerine yer veriyor. Bunun en önemli gerekçelerinden birisi ise Türkiye’nin genç nüfusunun oluşturduğu demografik fırsat penceresinin kapanmaya başlamasına sadece yıllar kalması. Bu sizce mümkün mü? Eğitim hedeflerini gerçekleştirmek adına bir uzlaşı ortamı nasıl sağlanabilir?

#2

ERG, eğitimin seçim dönemini ve sonrasını kapsayan ihtiyaçlarını şu şekilde sıralıyor:

-“Seçimler öncesinde adayların kamuoyuna eğitimde radikal değişiklikler önermesindense, bireysel, toplumsal ve coğrafi farklılıkları gözetmeden hepimizi zorlayan sorunlarımıza sabırla, akılla ve beraber çözüm geliştireceklerini söylemelerini duymak” -“Adayların, giderek kutuplaşan bir topluma, ardı ardına gelen reformlardan yorgun ve bezgin bir eğitim camiasına, öncelikle güvene dayalı ve tüm paydaşları kapsayan bir ortam sunacaklarına, kararları alırken onların da sesini duyacaklarına söz verdiklerini duymak”

-“Eğitimde ‘Cumhuriyet 100+’ hayali kurulması ve onu gerçekleştirmeye yönelik ilk adım olarak Türkiye Ulusal Eğitim Stratejisi 2020–2030’un geliştirilmesi; zorluklar iyice anlaşılmadan, çözümler üzerinde etraflıca düşünülmeden ve yaptıklarımızın etkisi değerlendirilmeden yola çıkılmaması ve kamunun verdiği kararlarda verinin ön planda olmasının sağlanması”

-“Okula giden çocukların, gelecekte onları bekleyen dünyaya hazırlıksız atılmasının bir kader olmaması; ellerinden geleni yaparak çocukların kaderini değiştirmeye gayret eden öğretmenlere ‘yapabilirim’ hissinin geri verilmesi ve bunun için onları güçlendirmenin önceliklendirilmesi.”

-“Eğitimde okulları güçlendirmeye odaklanılması; adayların öğrenme alanında hem ülkemiz ile dünya arasında hem de okullarımızın arasındaki uçurumu kapatma iddiasında olması”

-“Ülke olarak belirleyeceğimiz ortak eğitim hedefleri etrafında kenetlenerek Birleşmiş Milletler’in 2030 için belirlediği sürdürülebilir kalkınma hedefleri kapsamında herkesin konuşacağı başarı hikayelerinden birinin yaratılması.

-“Cumhuriyetin ilkelerine bağlı, kazanımlarından beslenen, güçlü yanlarımızı kullanan ve geleceği sezerek hareket edebilen bir yapı kurgulamak; bunun için de önce eğitim reformu yapmak değil, ortak aklımızı harekete geçirmek”

#3

Siz eğitimin ihtiyaçlarının neler olduğunu düşünüyorsunuz? Siyasi partilerden eğitim adına neler bekliyorsunuz?

#4

“Eğitimde reform için önce ortak akıl oluşturmayı öneriyoruz” başlıklı belgede konumlandırılan ilk hedef: Eğitimde güven ortamının oluşturulması.

Bu hedefi biraz açalım: “Ötekileştirme ve güven eksikliği, geleceğimiz için kritik öneme sahip olan eğitimde aynı masada oturmayı ve konuşmayı güçleştiriyor. Bunlara ek olarak, eğitim politikalarındaki istikrarsızlık (Örneğin, 20 yılda 10 Millî Eğitim Bakanı’nın değişmiş ve liseye geçişte beş ayrı sistemin denenmiş olması) eğitim camiasında ciddi bir reform yorgunluğu oluşturuyor. Bu bağlamda, adayların göreve geldiklerinde öncelikli olarak eğitimde güvene dayalı ve kapsayıcı bir ortam oluşturmaları zorunludur.”

Eğitim Reformu Girişimi’nin bu konudaki önerileri ile devam ediyoruz:

-Eğitim yönetiminin saydamlık, katılımcılık, hesap verebilirlik, etkinlik, hukuka bağlılık ve tutarlılık ilkeleri çerçevesinde hareket etmesi yönünde siyasi ve bürokratik iradenin sağlanması;

-Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) ve sivil toplum kuruluşları arasındaki ilişkilerin kamunun tüm aktörlere eşit durması temelinde şekillenmesi;

-Türkiye’nin tüm okullarına ve öğrencilerine adil bir şekilde değer verilmesi; hiçbir okul türünün diğerinden üstün tutulmaması;

-Tüm çocukların düşünce, vicdan ve din özgürlüklerinin öğrenme ortamlarında güvence altına alınması.

#5

Eğitimde güven ortamının oluşturulması hedefi siyasi partiler nezdinde nasıl karşılık buluyor?

AK Parti: 2015 Seçim beyannamesinden farklı olarak, bu sene MEB için geçen sene gösterilen hedefe, MEB’in kurumsal örgütlenmesinin “katılımcılığı artıracak şekilde” geliştireceği ifadesi eklemiş. Ayrıca, öğretmen akademilerinin koordinasyonunda başta üniversiteler olmak üzere ilgili kuruluşlarla işbirliği yapılacağı ifade ediliyor. Bunun dışında seçim beyannamesindeki yoğun bir kalite vurgusu var: Eğitimde kalite seferberliğini başlatacağız. Eğitimde kalite güvence sistemi kurarak, eğitimimizin her kademesi ve bütün okul türleri için yüksek standartlar belirleyeceğiz, ülke çapında okulların tamamını kapsayan “Eğitim Kalite Endeksi” oluşturacağız. Okullar arasındaki kalite farkını asgariye indireceğiz. Bunun dışında, okul türleri ve bölgeler arasında başarı farkının azaltılması ve eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması diğer hedefler arasında. Diğer partilerden farklı olarak eğitime ayrılan kaynaklarla ilgili de bir ifade yok.

CHP: Partinin ana vurgusu, eğitimin tüm bileşenleri ile birlikte yeniden tasarlanması. “Eğitimin tüm bileşenleri kapsayarak yeniden tasarlayacağız. Öğretmenleri, sendikaları, öğrencileri, velileri ve aile birliklerini katılımcı ve demokratik bir eğitim modelinde bir araya getireceğiz. Bunun yanı sıra okulların yönetiminde okul-aile birliklerinin yetkilerini arttırmayı ve yönetime katılmalarını sağlamayı hedefliyorlar. Eğitimcilerin meslek içi eğitim seminerleri de onların istekleri doğrultusunda hazırlanacak. Öğretmen atama ve yükseltmesinde liyakat ve nesnel ölçütlere dayanılacağının, yönetici atamalarının ise sadece sınavla yapılacağının söylenmesi şeffaflık için önemli gelişmeler. Benzer amaçla bildirgede, teftiş sisteminin de yeniden yapılandırılacağı ifade ediliyor. MEB’e ayrılan kaynaklar artırılacak ve şeffaflığının artması MEB’in ihale, yatırım ve okul harcamalarının internet üzerinden izlenmesi ile sağlanacak. Bunun yanı sıra, MEB’in bütçesinde yatırıma ayrılan pay artacak.”

İyi Parti: Beyannamedeki ifadede detaya girilmemiş ama eğitim politikalarının iyi yönetişim ilkeleri çerçevesinde belirleneceği söylenmiş. Ayrıca, “sosyal diyalog” mekanizması ile eğitim politikasını belirlemede paydaşların etkin kılınacağı ifade edilmiş. Eğitime ayrılan kaynakların artırılıp uluslararası standartlar seviyesine çıkarılacağı ve bu kaynakların niteliği artırmaya yönelik kullanılacağı da konu ile ilgili beyannamede yer alan ifadeler arasında.

HDP: Partinin bildirgesi, eğitimde özel olarak paydaşlara dair hedeflerin yer almadığı tek bildirge. Bunun en önemli sebebi bildirgede genel olarak tüm politika süreçleri için birliktelik vurgusu yapılmış olması olabilir. Bildirgede hak temelli eğitim anlayışına değinilerek eğitimin finansmanın velilerden hiçbir şekilde para talep etmeden vergilerle sağlanacağı söyleniyor.

#6

Eğitim Reformu Girişimi’nin “Eğitimde reform için önce ortak akıl oluşturmayı öneriyoruz” başlıklı belgede konumlandırılan ikinci hedef: “Ortak eğitim hedefleri için siyasi uzlaşının sağlanması”

Eğitim Reformu Girişimi, bu konuya ilişkin şunları söylüyor:

“Eğitimin amacı ve içeriği, eğitimin yönetiminde kararların merkez-yerel ekseninde nasıl paylaşılacağı, kaynakların nasıl dağıtılacağı gibi konularda toplumsal uzlaşının sağlanması gereklidir. Bu uzlaşının katılımcı, kapsayıcı ve hak temelli olması elzemdir.

Eğitime ilişkin mevzuatın, çocuk haklarına dair sözleşmeyi referans alması, çocuğun iyi olma halini odağa koyması, cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim, dil, din, engellilik, göçmen olma vb. Farklılıkların tümünü tanıyarak kapsayıcı olması ve her bireyin eşit yurttaşlık hakkına sahip olduğunu vurgulaması ERG açısından olmazsa olmazdır.

Bu amaca yönelik olarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) ülkenin dağınık eğitim mevzuatını (özellikle daha sonra çok sayıda değişikliğe uğrayan 1961 tarihli ilköğretim ve eğitim kanunu ile 1973 tarihli millî eğitim temel kanunu olmak üzere) bütüncül bir kanun çerçevesinde toplaması çok değerli bir kazanım olacaktır. Bu yeni eğitim kanunu, toplumun ortak beklentilerine cevap veren ve çağı yakalayan eğitim politikalarını şekillendirilmekte yürütme erkinin pozisyonunu güçlendirecektir.”

ERG’nin bu konudaki önerileri ise şöyle:

-Türkiye’deki tüm çocukların iyi olma halini önceliklendiren ve çağdaş eğitim politikalarının uygulanmasına dayanak oluşturan ilk sivil, bütüncül ve çoğulcu eğitim kanununun hazırlanması (azınlık gruplara mensup çocuklar, çalışan çocuklar, sığınmacı ve mülteci çocuklar, tutuklu ve hükümlü çocuklar vb. Yeni eğitim kanununda “fırsat ve imkân eşitliği” kapsamında yer almalı.)

-Anayasa’ya eğitimin amaçlarında uluslararası sözleşmeleri temel alan bir düzenlemenin eklenmesi çocuk odaklılığa, çocukların bireysel gelişimini

Önceliklendirmeye, demokratik bir toplumda etkin katılımı sağlamaya, tüm insan haklarını ve her durumda gözeten bireylerin yetiştirilmesine ilişkin amaçlara vurgu yapılması.

#7

Parti bildirgeleri incelendiğinde bazı hedeflerin birden fazla partinin beyanname/bildirilerinde yer aldığı görülüyor:

  • AK Parti dışındaki tüm partilerin seçim beyanname/bildirgelerinde eğitime dair çok sayıda reformların yapılması gerektiği ve yapılacağı vurgusu ön planda.
  • Okullar ve bölgeler arasındaki nitelik ve nicelik farkının azaltılması hem AK Parti hem de CHP’nin programında yer almış.
  • Aralarında farklılıklar bulunsa da tüm partilerin programlarında eğitimde paydaşlarla işbirliğine yönelik ifadeler var.
  • CHP ve İyi Parti eğitime ayrılan kaynakların artırılmasını hedefliyor.
  • CHP ve İyi Parti hedefleri arasında PISA’da başarı sağlamak var. CHP PISA’da öğrencilerin en kısa sürece OECD ortalamasına ulaşması sağlanmasına bildirgede yer verirken, İyi̇ Parti Türkiye’yi uluslararası eğitim sıralamalarında hak ettiği yere getirmek, partinin hedefleri arasında. Bunlardan biri PISA sıralamasında ilk 20’yi hedeflemeye beyannamesinde yer vermiş.
  • Öğretmen meslek kanunu hem AK Parti hem de CHP’nin programında yer alıyor.
  • Sözleşmeli öğretmenliğin kaldırılması hem CHP hem de HDP ve İyi Parti’nin hedefleri arasında.
  • Eğitim sisteminde değişiklik yapılması CHP, İyi Parti ve HDP’nin hedefleri arasında. HDP sadece 4+4+4’ü kaldırıp eğitim sistemin baştan yapılacağını söylerken, CHP 1 yılı okul öncesi olmak üzere 1+8+4 sistemini önerirken, İyi Parti yine 1 yılı okul öncesi olmak üzere 1+3+5+4 sistemini hedefliyor.
  • Müfredata dair değişiklikler tüm partilerin hedefleri arasında yer alıyor. Bunun yanı sıra yabancı dil eğitiminin iyileştirilmesi ile sanat ve spor eğitimine yönelik uygulamalar HDP dışındaki bütün partilerin beyanname/bildirgelerinde var.
  • Özel eğitime ihtiyaç duyan öğrenciler için hedefler bütün partilerin beyanname/bildirilerinde yer alıyor. Bu konuda hedefler de birbirleri ile çok benzeşiyor.
  • Eğitim ve istihdam arasındaki bağın kuvvetlendirilmesi ve öğrencilerin eğitimle ekonomideki değişimlere uyumlarını artıran istihdam edilebilirliklerini yükselten beceriler kazanmasının amaçlanması, AK Parti, CHP ve HDP’nin beyanname/bildirgelerinde yer alan hedeflerden.
  • Farklı içeriklerle olsa da sınav odaklı sistemin eleştirisi hem AK Parti hem de HDP’nin hedefleri arasında var. AK Parti, okulları sınav odaklı ortamlar olmaktan çıkarmayı hedeflerken, HDP liseye girişte sınavın kaldırılacağını ve sınav odaklı sistemin değiştirileceğini söylüyor. İ̇yi̇ Parti’de ise sınav sisteminin yeniden düzenleneceği ifadesi var.
  • Mesleki ve teknik liselere yönelik hedefler AK Parti, CHP ve İyi̇ Parti’nin beyanname/bildirgelerinde yer alıyor. Bu üç parti arasında mesleki ve teknik eğitime bildirgesinde en çok yer veren parti CHP.
  • Özel sektörün eğitim içerisindeki payını artırmaya yönelik hedefler AK Parti’nin yanı sıra İyi Parti’nin beyannamesinde yer alıyor. Buna karşın, CHP ve HDP parasız ve nitelikli eğitim vurgusu ile velilerden eğitim için hiçbir koşulda para alınmamasını hedefliyor.
  • HDP dışında bütün partilerin hedefleri arasında okul öncesi eğitim ve ikili öğretimin kaldırılması ile yurt ve pansiyon imkânlarının artırılması yer alıyor.
  • CHP ve İyi Parti’nin hedefleri arasında birleştirilmiş sınıf uygulamalarının kaldırılması var.
  • Çocuğa yönelik şiddet ve istismara sıfır tolerans AK Parti ve CHP’nin hedefleri arasında. HDP ise buna ek olarak eğitim kurumlarında kadınların ve LGBTİ+’ların (öğrenci vurgusu yok) her tür baskı, şiddet, dışlanma, görmezden gelmeye maruz kalınmasının engelleneceğini hedefler arasına koymuş.

#8

Partiler, eğitimle nasıl bireyler yetiştirmeyi hedefliyorlar ve çocuğun iyi olma hali nasıl gözetiliyor?

AK Parti: Çocukların iyi olma hali ile ilgili bir vurgu yok ve yetiştirilmeleri ile ilgili bildirgede yer alan ana hedefler şöyle: düşünme, anlama, fark etme, sorun çözme, analiz ve sentez yeteneği ve yetkinliği gelişmiş, bilgi toplumunun gerektirdiği temel bilgi ve becerilerle donanmış; hak ve adalet sorumluluğunu, millî kültür ve değerlerini özümsemiş; insanlığın ve demokrasinin evrensel değerlerini içselleştirmiş, iletişime ve paylaşıma açık; estetik ve sanat becerisi gelişmiş bireylerin yetişmesi. Bunun dışında, öğrencilerin bireysel niteliklerinin göz önüne alınacağından ve çocukların yetenekleri doğrultusunda geleceğe hazırlanacağından söz ediliyor. AK Parti seçim beyannamesi, Suriyeli çocukların eğitimden bahseden tek beyanname. Burada da tek değinilen şu an %62 olan okullaşma oranının %100’e çıkarılması. Çocuğun iyi olma hali ile bağlantılı olarak, çocuk yoksulluğu ile ilgili verilen tek hedef ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine verilen burs tutarının ve yararlanacak öğrenci sayısının artırılacak olması.

CHP: Eğitimde çocuğun üstün yararını gözetme vurgusu sadece CHP’nin bildirgesinde var, bunun dışında bildiride nasıl çocuklar yetiştirileceğine dair bir tanımlama yapılmamış. Mevsimlik çalışan ailelerin çocuklarına yönelik politika hedefi sadece CHP’nin bildirgesinde yer alıyor, bu çocuklar için gezici okul modeli ile okuldan geri kalmalarının engelleneceği söyleniyor. Çocuk yoksulluğu ile ilgili olarak, CHP aile maaşı uygulamasını öneriyor. Buna göre okula giden her öğrenci için eğitim masraflarında kullanılmak üzere aylık 1200 lira verilecek. Ayrıca öğrencilere okula ulaşımlarında toplu taşıma ücretsiz olacak, öğrencilerin kahvaltı ve öğle yemeklerini ücretsiz karşılayacaklar. İ̇htiyaç olan bölgelerde köy okullarının yeniden açılması, taşımalı eğitimin zorunlu hallerle sınırlandırılması da hedefler arasında.

İ̇yi̇ Parti: Öğrencilerin yetiştirilmesinde önem verilen noktalar şunlar: problem çözme, araştırma, sorgulama, teknolojiyi etkin kullanma ve girişimcilik becerileri ile analiz, değerlendirme ve sentez yetkinliklerine ve milli değerlere sahip, insan haklarına, doğaya ve çevreye duyarlı, “iyi insan” olarak yetiştirilmesi. Çocuk yoksulluğu ile bağlantılı olarak, maddi yardıma muhtaç öğrenciler için devlet bursu ve yatılılık imkânlarını ihtiyacı karşılayacak düzeye getirecekler.

HDP: Hak temelli eğitim anlayışı vurgusu var. Eğitimle nasıl çocuklar yetiştirileceğine dair bir tanımlama yapılmıyor.

#9

“Eğitimde reform için önce ortak akıl oluşturmayı öneriyoruz” başlıklı belgede konumlandırılan üçüncü hedef: “verilerin ön planda olduğu karar süreçlerinin sağlanması”

ERG’nin bu konudaki tespiti şu yönde:

Eğitimde önemli zorluklarla karşı karşıyayız. Öğrenme çıktılarının iyileştirilmesi, öğretmen açığının kapatılması, ortaöğretimde ve sonrasında okuldan işgücüne geçişi kolaylaştıran beceri öğreniminin yapılandırılması, okul dışında kalan çocuk ve gençlerin kazanılması ve eşitsizliklerle mücadele bunlardan sadece birkaçı. Bu ve diğer zorlukların nedenlerinin araştırmalarla iyice anlaşılması; bugüne kadar yapılan müdahalelerin etkisinin ölçülmesi; sonuçların paydaşlar arasında tartışılması ve yenilikçi ve uygulanabilir çözümlerin geliştirilmesi gerekiyor. Eğitimin bu bağlamda, Birleşmiş Milletler’in 2030 sürdürülebilir kalkınma hedefleri ile uyumlu bir şekilde ve bütüncül bir çerçevede iyileştirilmesi için uzun soluklu bir “eğitim stratejisi”ne sahip değiliz.”

ERG’nin önerileri ise şu şekilde:

-Türkiye Ulusal Eğitim Stratejisi 2020–2030’un hazırlanması;

-Eğitimdeki zorlukların nedenlerini anlamaya yönelik araştırmaların yapılması; mevcut politikaların etki değerlendirmesinin yapılması;

-Araştırmalar temelinde taslak eğitim stratejisinin yazılması; taslağın ülke çapında görüş ve tartışmaya açılması ve ancak ondan sonra eğitim stratejisinin tamamlanması;

-MEB bünyesinde araştırma ve geliştirme kapasitesinin güçlendirilmesi;

-MEB kontrolündeki eğitim verisinin araştırmacılarla paylaşılması için kişisel verilerin korunması mevzuatıyla uyumlu yasal bir çerçeve geliştirilmesi;

-Eğitimde yenilikçi çözümlerin geliştirilmesi için kamu dışı aktörlerle işbirliğinde, özerk statüye sahip bir destek mekanizması ve fonu kurulması ve üniversite-sivil toplum kuruluşları-özel sektör-okul işbirliklerinin kolaylaştırılması için yasal bir çerçeve hazırlanması.

İktidar ve ana muhalefet bu konuda neler söylüyor?

AK Parti: Beyannamede müfredat konusunda düzenli aralıklarla gözden geçirileceği ve eğitim kalitesi üzerindeki etkisinin izleneceği, bilgiyi katma değere dönüştüren insan niteliğine ulaşmadaki katkısını ölçecekleri ifade ediliyor. Sınavlarla ilgili olarak; okulları sınav merkezli yarışma alanlarından çıkarıp öğrencilerimizin mahallinde gidebildikleri, sosyal, kültürel, sanatsal edebi ve akademik yönlerini keşfettiği geliştirdiği ve değer bulduğu doğal yaşam alanları haline getireceğiz.

CHP: Öğretmen atamaları ile ilgili olarak, liyakat ve nesnel ölçütlere dayalı bir atama ve yükselme sisteminin hayata geçirileceği ifade ediliyor. Bunun yanı sıra tüm yönetici atamalarının sadece sınavla yapılması da hedefler arasında.

#10

Türkiye’de eğitimin nicel ve nitel yeterliliğiyle ilgili resmini çekerek devam edelim.

-Türkiye’de okul öncesi okullulaşma oranı 2016–17 itibarıyla 3–5 yaş grubunda %35,5, 4–5 yaş grubunda %45,7, 5 yaşta ise %58,8. ERG, okul öncesi eğitimin zorunlu hale gelmesinin tekrar gündeme alınması, 5 yaş üzerinde bulunan odağın da 3–4 yaşa çekilmesi öncelikli bir gereksinim olarak görüyor.

-MEB verilerine göre, örgün eğitimde özel eğitim hizmetlerinden yararlanan öğrenci sayısının ilkokulda 109.456, ortaokulda 137.751 iken, ortaöğretimde 56.262’ye düşmesi eğitimden kopuşu gösteriyor. UNESCO Küresel Eğitim İzleme Raporu’na göre, Türkiye’de engeli olduğunu belirten 18–24 yaş arası gençlerin okuldan erken ayrılma oranı %60’ın üzerinde. Bu, raporda yer alan 25 Avrupa ülkesi içindeki en yüksek oran.

-MEB verilerine göre, 2019 yılı sonuna kadar ikili öğretimin kaldırılması için Türkiye genelinde 58 bin 762 ek derslik ihtiyacı bulunuyor. Toplam derslik ihtiyacının 57.132´si temel eğitimde, 1.630´u ise ortaöğretimde. İkili eğitime son verilmesi için ihtiyaç duyulan illerdeki yatırımlar kapsamında 45.306 dersliğin yapımı sürüyor. 2017–18 eğitim-öğretim yılında ilköğretim düzeyinde ikili öğretim oranı %43,04, ortaöğretim düzeyinde %7,36.

-ERG ve TEGV tarafından 2014 yılında, 25 ilde TEGV birimlerinde yürütülen ve 1.991 öğrencinin katıldığı “çocukların gözünden okulda yaşam” araştırmasına katılan her 10 çocuktan 6’sı da tuvaletlerin yeterince temiz olmadığını belirtiyor.

-MEB açıklamalarına göre Türkiye’de görev yapan psikolojik danışman ve rehber sayısı 30.650, bu alandaki açık 8.064’tür. Mevcut durumda psikolojik danışman ve rehber başına 578 öğrenci düşüyor.

-Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) verilerine göre, Türkiye’de 15 yaşındaki çocukların %51’i matematikte, %45’i fende, %40’ı okumada temel becerilerden yoksun. Bu oranlar OECD ortalamasının iki katıdır.

#11

ERG’ye göre veriler, eğitimin temel hedeflerinden biri olan “öğrenme”nin ülkemizde tam olarak gerçekleşemediğini gösteriyor: “Son on yılda eğitime daha fazla bütçe ayrıldı, derslik ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısı azaldı, okullulaşma oranları -okul öncesi dahil- arttı ve birçok konuda strateji ya da mevzuat geliştirildi. Tüm bu gelişmelere rağmen öğrenme çıktılarının iyileştirilememesi ve okullar arasındaki farkların azaltılamaması ciddi bir uygulama zayıflığına işaret ediyor. Dolayısıyla, etkili bir uygulama için siyasi ve bürokratik irade desteği ve ihtiyaç duyulan mali kaynakların sağlanmasıyla çocuğun öğrenmeye hazır, sağlıklı ve mutlu olmasına; okulun ve öğretmenin güçlenmesine; içeriğin ve ortamların iyileştirilmesine ihtiyaç var.”

“Eğitimde reform için önce ortak akıl oluşturmayı öneriyoruz” başlıklı belgede konumlandırılan dördüncü hedef: “öğrenme uçurumunun kapanması”. Peki siyasi partiler, okul öncesi eğitim ve özel eğitime ihtiyaç duyan öğrenciler açısından bu hedefi gözeten neler söylüyor?

Okul öncesi eğitim:

AK Parti: ilkokula başlamadan önce her çocuğun en az bir yıl okul öncesi eğitim almasının sağlanacağı ifade edilmiş. Diğer partilerden farklı olarak burada zorunlu olacağı vurgusu yok.

CHP: Partinin sunduğu yeni eğitim sisteminde bir yıl zorunlu okul öncesi eğitim var.

HDP: Bildirgede okul öncesi eğitime yönelik bir ifade bulunmuyor.

İyi parti: Parti okul öncesi eğitime en detaylı yer veren beyannameye sahip. 1 yıl zorunlu okul öncesi eğitimin yanı sıra, 24–60 aylık tüm çocukları kapsayan erken çocukluk bakımı ve eğitimi programı (EÇBEP) ile okul öncesi eğitimde fırsat eşitliği için önerilen, devlet, özel sektör, STK, üniversite ve yerel yönetimlerden oluşan kreş ekosistemi modeli, İyi Parti’nin okul öncesine yönelik diğer hedefleri.

Özel eğitime ihtiyaç duyan öğrenciler:

AK Parti: Engelli öğrencilerin eğitimine ayrıca değinilmiş, bu çocukların eğitimi için müfredat, eğitim araçları ve eğitime erişim konularında yapılacak çeşitli düzenlemeler beyannamede yer almış.

CHP: Özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklara yönelik okullardaki altyapı düzenlemeleri ve okula erişimlerini artırmak hedefler arasında.

HDP: Bildirgede özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklara ilişkin hedefler, farklılıkları ya da engelleri yüzünden ifadesi ile veriliyor. Engelli öğrenciler dahil olmak üzere eğitim ortamından dışlanan, yeterli eğitim imkanı verilmeyen veya başarısızlığa mahkum edilen öğrencilere pozitif ayrımcılık uygulanacağı söyleniyor. Engelli öğrenciler için özel olarak, güvenli, eşitlikçi ve erişimi kolay bir yapı oluşturulacağı ifade ediliyor.

İyi Parti: Bu beyannamede de engelli öğrencilere yönelik hedeflere yer verilmiş ve toplumdan ve akranlarından soyutlanmadan eğitim ve öğretimlerine devam edecekleri ortamın sağlanacağı belirtilmiş.

#12

“Öğrenme uçurumunun kapanması” başlığı altında değerlendirilen vaatleri incelemeye devam ediyoruz.

Okul bazlı bütçeleme:

Okul bazlı bütçeleme sadece CHP’nin bildirgesinde yer alıyor ve tüm eğitim kademelerinde okulların kendi bütçelerinin olduğu bir modele geçeği söyleniyor.

Özel okul teşvikleri:

Özel sektörün eğitim içerisindeki payını artırmaya yönelik hedefler AK Parti’nin yanı sıra İyi Parti’nin beyannamesinde yer alıyor. Buna karşın, CHP ve HDP parasız ve nitelikli eğitim vurgusu ile velilerden eğitim için hiçbir koşulda para alınmamasını hedefliyor.

Öğretim programları:

AK Parti: Ayrıca bir vurgu olmamakla birlikte, beyannameden 4+4+4 sistemi ile ilgili bir yenilik yapılmayacağı anlaşılıyor. Müfredatın güncellenerek, hedefleri arasına öğrencilere erken yaşta girişimcilik ve finansal okur yazarlık bilinci kazandırılması ve yabancı dil öğrenimine öncelik verilmesi eklenmiş. Belirli bir spor, sanat ve meslek alanında eğitim öğretim yapan özel ihtisas alanlı tematik liselerin uygulanmasının yaygınlaştırılacağı söyleniyor. Öğretim programları ile istihdam arasındaki ilişkinin kuvvetlenmesi ile ilgili olarak, hızla değişen ekonomide eğitim-istihdam bağlantısını güçlendirmek için öğrencilerin yeni beceriler kazanacağı programlar geliştirileceği söyleniyor. Ayrıca, belgede eğitsel e-içeriklerin daha da geliştirilmesi ve oyun tabanlı öğrenmenin etkin hale getirilmesi de hedefler arasında.

CHP: Eğitim sistemi 1 yıl okul öncesi, 8 yıl ilköğretim ve 4 yıl ortaöğretimden oluşan: 1+8+4 sistemine dönüştürülecek. Eğitim ve işgücü talebi arasındaki eşgüdümün sağlanması için “insan kaynakları bakanlığı” kurulacak. Öğretim programının ise, insani ve dayanışmacı değerleri önemsemesi, özgürlükçü ve eleştirel düşünceyi ön plana çıkarması hedefleniyor. Ayrıca seçmeli derslerin rehberlik servisi desteği ile öğrenciler tarafından seçilmesinin sağlanacağı belirtiliyor.

HDP: 4+4+4 sisteminin kaldırılacağı söyleniyor, yerine ise evrensel çocuk hakları temelinde en baştan başlayarak bir sistem hazırlanacak. Bilimsel, laik, demokratik, özgürlükçü, çoğulcu ve anadilde eğitimi temel alan bir müfredat hazırlanması ile toplumsal cinsiyet eşitliğinin ders müfredatına eklenmesi ile bildirgede yer alan diğer konular.

İyi Parti: 1 yıl okul öncesi, 12 yıl temel olmak üzere zorunlu eğitimin 13 yıla çıkarılacağı ve yeni eğitim sisteminin 1+5+3+4 sistemi olacağı söyleniyor. Müfredatın hedefleri arasında öğrencilerin analitik becerilerini yükseltmek, üretici ve yenilikçi yetkinlikler edinmelerini sağlamak var. Bu bağlamda, müfredatın ve ders kitaplarının yenilenmesi gerektiği ifade ediliyor. Müfredata, temel bilgisayar programlama, robot, finansal okur yazarlık, vatandaşlık bilgisi, hitabet, el becerileri eklenecek. İlkokuldan itibaren tüm seviyelerde kodlama ve programlama dersi olacak.

#13

Öğretmenler:

AK Parti: Beyannamede öğretmenler ile ilgili hedefler; öğretmenlerimizin niteliğini daha da iyileştireceğiz ana vurgusu altında sıralanıyor. Mevcut uygulamaların devam edeceği sinyali verse de bazı yeni hedefler de var: öğretmen kanunu, profesyonel okul yöneticiliği uygulaması, eğitim fakültelerinin müfredatlarının yenilenmesi.

CHP: Öğretmenlik mesleğinin en saygın mesleklerden biri haline getirilmesi ve öğretmen meslek kanunun çıkarılması CHP’nin öğretmenler ile ilgili hedefleri arasında. Bunun yanı sıra, sözleşmeli öğretmenlik uygulamasının kaldırılması, 180 öğretmene bir sene içinde kadro, aile bütünlüğünün sağlanması hedefler arasında. Ayrıca öğretmen liselerinin yeniden açılacağı ifade ediliyor. Ayrıca, seçmeli dersler için yeterli sayıda öğretmen istihdamı sağlanacağı söyleniyor.

HDP: Bildirgede, 200 bin öğretmen atanacağı, sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik kaldırılacağı ve bütün öğretmenlerin kadrolu olacağı söyleniyor.

İyi parti: Beyannamede öğretmen akademileri kurulacağından ve en başarılı öğrencilerin bu okulları tercih etmelerini sağlayacak politikalar üretileceğinden bahsediliyor. Buna ek olarak, sözleşmeli öğretmenliğin kaldırılıp mevcut durumda sözleşmeli olan öğretmenlerin 4-a kadrolarına atanması ve 3600 ek gösterge verilmesi ile atanamayan öğretmenlerin istihdama katılmaları için ek tedbirler alınması beyannamede öğretmenlerle ilgili yer alan diğer hedefler.

İkili öğretimin sonlanması:

HDP dışında bütün partilerin programlarında ikili öğretimin sonlandırılması hedefi var. AK Parti, bu hedefin gerçekleşmesi için 2019–2020 öğretim yılı sonunu işaret ederken, CHP ve İyi Parti, bunun yanı sıra birleştirilmiş sınıf uygulamasının kalkmasını istiyor.

Okullarda şiddetin önlenmesi:

Çocuğa yönelik şiddet ve istismara sıfır tolerans AK parti ve CHP’nin hedefleri arasında. HDP’nin bildirgesi ise eğitim kurumlarında LGBTİ+’ların (öğrenci vurgusu yok) her tür baskı, şiddet, dışlanma, görmezden gelmeye maruz kalınmasının engelleneceğini hedefler arasına koyan tek bildirge.

#14

Bu kadar sorunu dinledik, peki çözüm ne olabilir? “Öğrenme uçurumunun kapanması” hedefi altında Eğitim Reformu Girişimi’nce geliştirilen eylem önerilerine bakalım.

Öğrencinin iyi olma halinin sağlanmasına yönelik eylem önerileri

-Tüm çocukların bilişsel, sosyal ve duygusal gelişimi için 1 yıl okul öncesi eğitimin zorunlu ve ücretsiz olması; ihtiyaç duyulan kaynağın orta vadeli program 2019–2021 ve 2019 MEB bütçesi içerisinde taahhüt edilmesi;

-Özel eğitim hizmetleri yönetmeliği’nin işlevselleştirilmesi; özellikle

Kaynaştırma eğitiminin uygulanmasında okul düzeyindeki engellerin kaldırılması;

-Okullarda ücretsiz içme suyu sağlanması.

Okulun güçlenmesine yönelik eylem önerileri

-Okul bazlı bütçeleme mevzuatının işlevselleştirilmesi; okulun kaynaklarını kendi ihtiyaçları için doğrudan kullanabilmesini sağlayan mali sistemin, ders dışı etkinlikleri de kapsayacak biçimde genişletilmesi ve etkili uygulanabilmesi için okullarda kapasite geliştirmeye önem verilmesi

-Özel okullara verilen öğrenci başına teşvik uygulamasının eşitlik bakış açısıyla gözden geçirilmesi; bu süreçte teşvikler, hak kazanmış olan öğrenciler için devam ederken sisteme yeni öğrenciler eklenmemesi

Öğretmenlerin güçlenmesine yönelik eylem önerileri

-Okul temelli mesleki gelişim modelinin işlevselleştirilmesi; böylelikle okulların sorunlarını belirleme, çözüm geliştirme ve uygulama kapasitelerinin geliştirilmesi;

-Öğretmen Strateji Belgesi 2017–2023’te yer alan eylemlerin uygulanmaya başlaması; tartışmalı olan performans değerlendirme konusunda uygulamaya geçilmeden önce katılımcı bir uzlaşma zemini hazırlanması.

#15

Öğretim programlarının ve eğitim materyallerinin iyileştirilmesine yönelik eylem önerileri

-Öğretim programlarında dijital çağda ve yeni ekonomide düşünmek, çalışmak ve beraber yaşamak için gereken temel beceri ve yeterliliklere vurgu olmalı;

-Öğretim programlarında eğitimin hiçbir inancın, kimliğin, siyasi düşüncenin ya da ideolojinin açık ya da gizli propaganda aracı haline getirilmemesi öncelikli olmalı;

-Öğretim programlarında “milli kültür”, “milli ahlak”, “milli gaye” gibi öznel ifadeler toplumun farklı kesimleri de dikkate alınarak hak temelli ve evrensel bir biçimde tanımlanmalı;

-Öğretim programlarında; kadın ve erkeğin rolleriyle ilgili kalıplaşmış kavramlar eğitimin her şeklinden ve kademesinden kaldırılmalı;

-Ders kitapları ve eğitim materyalleri satın alma sürecinde kararların okullara bırakılması, ilgili bütçenin doğrudan okula gönderilmesi ve eğitim yayımcılığı sektöründe adil ve nitelikli rekabet ortamının sağlanmalı.

Eğitim ortamlarının iyileştirilmesine yönelik eylem önerileri:

-İkili öğretimin sonlanması hedefine bağlı kalıp derslik yapımını hızlandırarak tüm okullarda tam gün eğitime geçilmesi

-Temiz okullar için okullara yeterli kaynak ve personel sağlanması; bu konuda belediyelerle işbirliğinin güçlendirilmesi

-Okullarda her türlü şiddetin önlenmesi için ilgili mevzuatın özenle uygulanması

-Okullarda farklılıklara saygının ve güvenin olduğu olumlu bir okul iklimi inşa etmek için okul-aile işbirliğinin artırılması; yeterli ve etkili psikolojik danışma ve rehberlik hizmeti sağlanması; bu hizmetlere ilişkin yönetmeliğin paydaş katılımıyla gözden geçirilmesi

#16

Yayınımızı sonlandırmadan önce size soralım: yayın boyunca paylaştığımız bu bilgiler, siyasi partilerden beklentilerinizi karşılar nitelikte mi? Vaatleri ya da çözüm önerilerini uygulanabilir buluyor musunuz?