Eğitim Toplumsal Eşitsizliği Gideriyor

Mardin Kıratım Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi koordinatörlüğünde yürütülen Eğitim Reformu Girişimi (ERG) tarafından hazırlanan ”Eğitimde Eşitlik: Politika Analizi ve Öneriler” raporu kamuoyuna açıklandı. Sabancı Üniversitesi Karaköy Minerva Han’da düzenlenen toplantıda konuşan ERG Direktörü Prof. Dr. Üstün Ergüder, kaliteli eğitimin temel bir insan hakkı olduğunu ve bireylerin diğer hak ve özgürlüklerini en üst düzeyde kullanmalarını sağladığını ifade etti. Kaliteli bir eğitimin, demokratik bir toplum yolunda vazgeçilmez bir öğe olduğunu vurgulayan Ergüder, eğitimin bir hak olarak istisnasız herkese sağlanmasının, demokratik toplumu konsolide etmek ve pekiştirmek için elzem olduğunu söyledi. Eğitimin, toplumsal eşitsizliklerin giderilmesi için en uygun araç olduğunu vurgulayan Ergüder, ”Toplumsal eşitsizlikler en sağlıklı biçimde, eğitim yoluyla bireylerin kapasitelerini geliştirerek ve sosyal dışlanma risklerini azaltarak giderilebilir” dedi. Rapor hakkında bilgi veren ERG Koordinatör Yardımcısı Batuhan Aydagül de raporun, Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2003 Hanehalkı Bütçe Anketi ve OECD ülkelerinde 15 yaşını sürdürmekte olan öğrencilere uygulanan Uluslararası Öğrenci Başarılarını Değerlendirme Programı’nın (PISA) 2006 verilerinden yararlanılarak hazırlandığını bildirdi. İlköğretimde yüzde 100 okullaşmanın halen sağlanamadığını belirten Aydagül, ilköğretime erişimde kız çocuklarının, kırsal kesimde yaşayanların, Güneydoğu Anadolu’da yaşayanların ve ebeveynlerinin eğitimi sınırlı olan çocukların daha büyük sorunlarla karşılaştığını anlattı. Güneydoğu Anadolu’nun kırsal kesiminde yaşayan bir kız çocuğunun ilköğretime erişim olasılığının yüzde 48-52 arasında olduğunu belirten Aydagül, 15-19 yaşındaki gençlerin yüzde 15’inin ilköğretim diplomasına sahip olmadığını, diplomaya sahip olamayan her 10 gencin 7’sinin kız olduğunu dile getirdi. ERD Koordinatör Yardımcısı Aydagül, ilköğretimin, temel beceri ve yetkinlikleri de kazandıramadığını ifade ederek, 15 yaşındaki gençlerin yüzde 32’sinin okuduğunu anlayamadığını, yüzde 52’sinin basit matematiksel problemleri çözemediğini söyledi. Ortaöğretimin toplumun önemli bir kesimi için hayal olduğunu ifade eden Aydagül, yoksulluğun kız çocuklarının eğitime katılmasını engellediğini savundu. Ortaöğretime katılımı sosyoekonomik durum ve cinsiyetin belirlediğini kaydeden Aydagül, ”Kırsal kesimde yaşayan, ailesinin geliri sınırlı, 3 kardeşi olan, annesi ve babası ilkokul mezunu bir kız çocuğunun liseye gitme olasılığı yüzde 1-2’dir. Oysa kentsel alanda yaşayan, annesi ve babası üniversite mezunu bir erkek çocuğun liseye gitme olasılığı yüzde 68-70 olarak hesaplanmaktadır” dedi.]]>